NEDENLERİ
Peptik ülserin (mide ve/ya da onikipar makbağırsağı ülseri) nedenlerine ve te davisine ilişkin bilgilerde son birkaç yılda köklü değişiklikler olmuştur.
Eskiden hastalığın tek nedeninin mi denin aşırı asit salgılaması olduğu sanı lırken bugün hem mide iltilıabı, hem de mide ve onikiparmakbağırsağı ülserleri nin oluşumunda bir bakterinin rol oyna dığı görüşü ağırlık kazanmaktadır. Heli cobacter pylori adı verilen bu bakteriye peptik ülser hastalarının büyük çoğun luğunun mide mukozalannda rastlan mıştır. Araştırmalar asit ketleyici ilaç larla tedavi edilen hastalarda H. pylori enfeksiyonunun sürmesidurumunda peptik ülserin çoğunlukla yinelediğini göstermektediı;. Buna karşılık antibiyo tik tedavisiyle bakteri enfeksiyonunun ortadan kaldırıldığı durumlarda H. pylo ri yeniden üremeden ülser yineleme mektedir.
Hastalığın nedenleri arasında ailesel yatkınlık da sayılabilir. Ülserli kişilerin birinci dereceden akrabalarında hastalı ğın gelişme olasılığı, başka kişilere gö re üç kat fazladır; erkeklerde ise bu teh like iki kat daha artmaktadır.
Kişinin zayıf yapılı (astenik), anji yospastik, sinir sistemi duyarlı, bunaltı ya eğilimli olması yıllarca çok önem senmiştir. Oysa günümüzde bu koşullar daha az önem taşımakta ve hastalığın nedeni olmaktan çok, sonucu kabul edilmektedir.
Günümüzde ülserden sorumlu tııtıı lan etkenlerin en önemlisi sigara duma nıdır. Sigara dumanı ülserin nedbeleş mesini önleyip yeniden açılmasını ko laylaştırır. Romatizma ilaçları da kana ma olasılığını artırdığından aynı ölçüde tehlikelidir .
Beslenmeyle ilgili ve ruhsal etkenler artık önemini yitirmiştir. Günümüzde mide-bağırsak uzmanı hekimler hastanın beslenmesini tümüyle normalleştirme eğilimindedir, hatta tok karnına kahve ve çok az alkole bile izin verilmektedir.
Peptik ülserin tek nedene bağlı ol madığı, saldırgan etkenlerle mide mu kozasının koruyucu etkenleri arasındaki duyarlı dengeyi bozabilen öğelerin bir araya gelerek hastalığı ortaya çıkardığı kabul edilmektedir. Sağlıklı kişide pep sin ve hidroklorik asit gibi mukoza ya pısına zarar veren maddeler mukoza ör tüsüyle yakın ilişkidedir, ama mukoza nın da güçlü bir savunması vardır. Mide mukozasının başlıca savunma etkenleri şunlardır:
- Mukus üretimi. Mide yüzeyine yapı şan mukus katmanı, mide duvarların, pepsin ve hidroklorik asitin yıkıcı etki sinden korur. Ülserlilerin mide salgıları üzerinde yapılan son çalışmalar, üreti len mukus miktarında azalma olduğu gibi, mukusun duvarları koruyucu etki sini azaltan bir nitelik değişimine uğra dığını da ortaya koymuştur.
- Mide salgısı ketleyicilerinin üretimi Olağan koşullarda onikiparmakbağırsa ğına kimus (midede öğütülmüş gıdalar) geldiğinde, mide salgılannı ketleyen en terogastron adlı bir hormon salgılanır. Bu hormonun üretimi azalınca hidroklo rik asit üretiminde artış görülür.
- Midenin normal kanlanması. Mide atardamarlarındaki doğumsal ya da edin sel bozukluklar, kan akımıru azaltarak mukozanın savunma gücünü düşürür.
BELİRTİLERİ
Peptik ülser bazen hafif ve özgül olma yan belirtilerle sessizce seyredip, sonra ani ve şiddetli bir kanarna ya da delin meyle akut bir tabloya dönüşür. Belirtiler ülserin yerine göre değişir. Bunlann en önemlisi olan ağn, hastala rm çoğunda tek belirtidir. Gerek mevsi me bağlı olarak (genellikle ilkbahar ve sonbaharda), gerek gün içinde belirli aralıklarla yinelemelerin ortaya çıkması tipik bir özelliktir. Mide ülserinde öğünlerden sonra ağırlık duygusu göz lenir; daha. sonra gerçek ağn başlar ve "dört zamanlı ritim" (öğün-iyileşme ağn-iyileşme) gerçekleşir. Onikiparmakbağırsağı ülserinde ise ağn aç kamına ya da öğünlerden birkaç saat sonra başlar ve daha çok kramp bi çimindedir. Bunda "üç zamanlı ritim" (öğün-iyileşme-ağn) gözlenir. Mide onikiparmakbağırsağı ülserinin en belir gin özelliği, yemekten sonra ya da alka li maddelerin alınmasıyla ağnnın hafif lemesi ya da geçmesidir. Ağnnın yeri tipik olarak kamın ortası, göbeğin üstü dür. Ülserin yerine göre çeşitli dokulara yayılma olabilir: Sağ böğür, sırt, iki yanda son kaburgalar boyunca ve ender olarak da göğüs kemiğinin arkası. Ağrı nokta ya da kramp biçiminde olabilir; bazen yanma duygusu, geğirti, bulantı, açlık ya da doygunluk duygusu ile hipoglisemi (kan şekeri düşmesi) tablosuna benzeyen bir fenalaşma ağrı ya eşlik eder. Ağnya karşın iştah nor maldir, ama bazen kusma görülür. Açlık, sigara, alkol, ruhsal gerginlik, ülser yapıcı ilaçlar ve aşın yemek yeme, belirtilerin ağırlaşmasına neden olur. Yemeklerin az miktarda yenmesi ve asit giderici ilaçlar ise hastayı rahatlatır. Günümüzde ülser hastasının niçin ağn duyduğu henüz açıklanamamıştır. Önceleri mide asitinin ülser alanında açıkta kalan sinir liflerini tahriş ettiği varsayılırdı, oysa günümüzde bu liflerin uyanlara duyarsız hale geldiği bilinmek tedir. Ağn ülserin asitle temasına bağlı dır; bu durum engellendiğinde ortadan kalkmaktadır. Ülsere bağlı komplikas yonlar gelişmemişse seyrek olarak kus ma, sıklıkla da asitli salgının ağza geri gelmesi (regürjitasyon) görülür. Bir baş ka yaygın belirti olan kabızlık, az ye mek yenmesine, bağırsak hareketlerini . uyarmayan besinlerin alınmasına (bun lar mide kasılmalarını uyanp ağn verir) ve bazen de süreklibağırsak kasılması (hipertonik kabızlık) durumuna bağlıdır.
TANI
En önemli tanı aracı mide-incebağırsak filmidir. Ülserin varlığının en dolaysız ve kesin bulgusu olan "niş" (çukurluk), her zaman gösterilemez. Radyolojik inceleme kadar önemli bir başka tanı aracı da gastroduodenos kopidir. Endoskop aygıtı yaklaşık 1 cm çapında esnek bir borudur; mide ve oni kiparmakbağırsağına sokulduğunda mukoza durumunun ve varsa ülserin doğrudan görülmesini sağlar. Endoskopi aygıtlannın en son mo dellerinde (videoskopi) aygıtın ucunda elektronik bir TV kamerası da bulunur. Böylece incelenen organ (mide, bağır sak) doğrudan görüntülenebilir. Aygıt, objektif işlevi gören ve odaklanan gö rüntüyü mikroişlemciye yansıtan bir mercekten oluşur; buradan görüntü bir videoişlemciye aktanlarak televizyon ekranına yansıtılır. Endoskopi, hekimin hem incelediği organı ekranda doğru dan görmesini, hem de tanıyı son dere ce kolaylaştıran renkli görüntüden ya rarlanmasını sağlar. Videoskopi, optik lifli endoskopide sık görülen kusurları (X ışınlarının sarartıcı etkisi; optik lif lerden bazılarının kınlmasına bağlı ola rak görüntüde siyah noktalar oluşur) or tadan kaldırır. Böylece daha doğru bir tedavi yöntemi seçilebilir. Son yıllarda peptik ülserle ilişkili olduğu anlaşılan H. pylori adlı bakteri nin midedeki varlığını saptamaya yöne lik testler de geliştirilmiştir.